Yılların klasik mekanı Gezi İstanbul kendini geliştirip, yenileyerek geçtiğimiz Mayıs ayında itibaren yeniden faaliyete başladı. Brasserie konseptinin yanı sıra üst katında açtıkları Garlic adlı restoran ile de iddialı olmaya çalışıyorlar. Mekanın daveti üzerine 10 haziran akşamı menülerinden bazı lezzetleri tatmak için restoran kısmında toplandık. Tadımdan önce biraz erken geldiğimiz için mekan yetkilileri ile ferah bar ortamında sohbet ettik. Lokanta 1957 yılından gelen siyah beyaz bir fotoğraf ile dekore edilmiş. Bu fotoğrafın hikayesini buraya geldiğinizde öğrenebilirsiniz. Yemek öncesi tam bir yaz kokteyli olan "Summer Island" adlı sert ve ferahlatıcı kokteyl ile passion fruit veya çarkıfelek de denilen, tutku meyvesinden hazırlanan sertlik derecesi daha yüksek olan ve henüz adı konmamış bir kokteyli de denedik. Summer Island'da votka ve zencefil gazozu ağırlıktaydı. Tat ve alkol oranı olarak tatmin edici kokteyllerimizin ardından masamıza geçtik.
Tadım menümüze Burrata peyniri ile başladık. Alıştığımız daha sulu kıvamlı burratalardan farklı olarak daha kuru ama lezzeti mükemmel olan bir peynir yedik. Yanında özel balzamik sosla yumuşatılmış, kendi bahçelerinde yetiştirdikleri maydanozlar da çok lezizdi. Izgara tava ekmeği üstünde kırmızı soğan, cherry domates ve zeytin ezmesi eşliğinde servis edildi. Ardından guacamole püresi üzerinde sarı yüzgeç tuna balığı tartar geldi. Avokado ile balığın uyumu güzel olmuştu. Asya salatası eşliğinde servis edilen acı soslu atom karides de çok başarılıydı. İçimizden acı sevmeyenlerin bile yiyebildiği bu lezzette, acı düzeyi çok dengeliydi. Karidesi ısırdıktan hemen sonra kısa sürede algıladığınız acı, kısa sürede hafifleyip kayboluyordu. Patates kızartması ise trüf mantarı ve parmesan ile aromalandırılmıştı. Ana yemekten önce güzel bir atıştırmalık oldu. Ana yemek olarak kocaman bir porsiyon olarak trüflü, mantarlı risotto ile pamuk kıvamında kuzu incik sunuldu. Traş parmesanla süslenmişti. Artık epey doyduğumuz için risottoyu bitiremeyenler oldu. Risottonun kıvamı başarılıydı. Ete zaten diyecek bir şey bulamadık. Tatlı olarak önce ortaya İncirliova'dan getirdikleri incir tatlıları manda kaymağı ile beraber getirildi. Ardından herkese birer porsiyon browni ve profiterol birlikte sunuldu. Yanında dondurma eşliğinde ve çok leziz bir akışkan Belçika kökenli bir çikolata sosu ile desteklenerek muhteşem bir menü finaline imza atıldı. Burası zaten tatlıları konusunda haklı bir üne sahip ve bu ünü halen sürdürüyor. Yemek boyunca menünün yaratıcısı Şef Gökhan Sorguç'un kısa ve bilgilendirici açıklamaları da bizi aydınlattı.
Burası hep pastane algısıyla bilindiği ve öne çıktığı için insanlar ilk bakışta burada zengin menülü bir lokanta olmasını ummayabilirler. Ancak gerçekten var ve mekan pastane algısını kırma gayreti içinde. 1987'den beri İstanbul'un simge mekanlarından biri haline gelmiş bu yer, daha çok ilgiyi hak ediyor ve başarılı bir renovasyon dönemi sonrası artık bu şehirdeki gastronomi literatüründe daha uzun süre kalıcı olacağa benziyor. #KanGurular Erşen T.

The classic venue of years, Gezi Istanbul again started to operation after renovated and improved itself since last May. They open concept floor They were tried to be pretentious both brasserie and restaurant concept, called Garlic and operating second floor. On the evening of June 10, we met in the spacious bar environment due to the invitation of the venue to taste some kinds from the menu. We chatted with represantatives of the venue before tasting. a little early. Restaurant decorated with a black and white photo from 1957. When you come here you can learn the story behind this photo. We tried just before dinner a summer cocktail, “Summer Island” with his hard and refreshing taste We also tried a cocktail unnamed, harder than first one and prepared with passion fruit. Vodka and ginger ale were predominant in Summer Island. We directed to our table after our taste and satisfying cocktails as the alcohol content.

We started our tasting menu with Burrata cheese. It was more dry than unlike the burrata cheeses which we were accustomed. But we ate a great flavored cheese. Besides, parsley, softened special balsamic sauce, was very tasty and they grow in their gardens. It was served with red onion, cherry tomatoes and olive paste on grilled pan bread. Then the yellow fin tuna tartare on mashed guacamole came to our table. The harmonisation of the fish with avocado was nice. Hot sauced shrimp served with Asian salad was also very successful. Pain level was very balanced in this flavor. As soon as you took a bite from shrimp, the bitter taste of it was diminishing in a short time. So it could be enjoyed even those who dislike the hot among us. The fried potatoes were flavored with truffles and parmesan. It was a nice snack before the main course. Lamb shank was served with truffled risotto as a main course and such a huge portion that some of us were unable to finish it. The consistency of risotto was successful. We had already did not find anything to say for the shank. It was very softy and decorated with shaved parmesan. As dessert firstly, fig dessert brought from Incirliova was served with buffalo cream. Then, a portion of brownie and profiterole were presented together to everyone. This dessert supported with a very delicious, fluid chocolate sauce from Belgium and accompanied by ice cream. So they put their signature under a gorgeus final of the menu. This venue has already a reputation for desserts, and this is still continues. The short and informative descriptions of Chef Gökhan Sorguç, creator of the menu, also enlighten us throughout the dinner.

At first glance, people may not be expected to find a restaurant with rich menu like here. Because, here was always known and shined out as patisserie. But it is real and it was breaking effort to brake this perception. This venue has become one of the symbol places of Istanbul since 1987, deserving more attention and was likely to be here to stay after a successful renovation period in gastronomic literature of this city. #KanGurular

10.Haziran 2015 Gezi İstanbul - Yılların Gezi Pastanesi üst katında Garlic Restaurant olarak yeni bir konsept yaratmışlar. Patisserie, Brasserie iken şimdi Bar Restaurant ilave olmuş . Öncesinde bar kısmında biraz sohbet edip bir şeyler içtikten sonra masamıza geçtik.
Garlic Restaurant'ta ki tadımımıza Burrata peyniri ile başladık. Izgara tava ekmeği cherry domates ve zeytin ezmesi eşliğinde servis edildi. Bu peynirin lezzetini seviyorum. Başlangıçlardan avokado ezmesi üstünde Sarı yüzgeç tuna balığı tartare ile Asya salatası eşliğinde servis edilen acı soslu atom karides de çok başarılıydı. Özellikle tuna tartare favorim oldu. Trüf mantarı ve parmesan ile aromalandırılmış patates kızartması lezzetliydi.
Ana yemek olarak trüflü mantarlı risotto ile kuzu incik sunuldu. Kuzu inciğin sosunu risotto üzerine yaymışlar görüntü olarak Keşkek'i andırdı gayet güzeldi.
Tatlı olarak, birer porsiyon browni ve profiterol, dondurma ile birlikte sunuldu. Akışkan ve sıcak Belçika çikolata sosu ile desteklenerek nefis bir tatlı yedik.
Bu finalden önce, incir tatlısının olduğunu bildiğim mekandan incir tatlısı da yedik ki İncirliova'dan getirtilen 1. sınıf incirler manda kaymağı ve içinde fındıkla bomba olmuş. Mutlaka deneyiniz. #KanGurular Fuat Ş.

Taksim'in klasiklerinden "Gezi Pastanesi" büyük emek ve bütçe harcayarak evre değiştirmiş. Doğrusu emeklerine de değmiş. Harika bir konsept yaratmışlar.
KanGurular olarak bu yeni konseptin en üst katındaki "GARLIC RESTAURANT"a davetliydik.
Tadım menümüze, ızgara "ekşi mayalı tava ekmeği" üzerinde zeytin ezmesi eşliğinde "Burrato Peyniri" ile başladık. Burrato peyniri cherry domates, siyah zeytin, kırmızı soğan, fesleğen ve taze baharat salatası çektirme balsamik ile sunuldu.
Başlangıçlardan "Sarı yüzgeçli Tuna Tartar'a" ayrı bir paragraf açmak lazım. Görüntüsü ile gözlere,lezzeti ile damaklara bayram ettirdi. Avokado püresi üzerinde soya sos ile sunulan bu lezzeti herkese tavsiye ederim.
Daha sonra, Asya salatası & Atom Karides geldi. Hafif acılı atom sos ile harmanlanmış pane karideslerde değişik bir lezzet idi. Masamıza dekoratif sepetlerde gelen "Trüflü, Parmesanlı Patates Kızartması" çerez gibi zevkle tüketildi.
Ana yemeğimiz, "Trüf mantarlı risotto & Kuzu incik" çok lezzetliydi.
Finalde, güzel bir şov ile sunulan sıcak çikolata soslu "Profiterol & Brownie vardı. Belçika'dan özel olarak getirilen çikolata ile hazırlanan sos bu güzel tatlıyı adeta taçlandırmıştı.
Bütün bu güzel lezzetleri sunan "ŞEF GÖKHAN SORGUÇ" ve ekibinin emeklerine, ellerine sağlık. Başlangıçtan tatlıya, her defasında masamıza gelerek kullanılan malzemeden, yapılışına kadar bilgi vermesi de ayrı bir incelikti.
Bu arada kullandıkları tüm yeşillik ve sebzeleri organik olarak yetiştirdikleri bilgisini de verdi Gökhan şef.
Bu organizasyondaki katkılarından dolayı,"GEZİ İSTANBUL" Ailesi adına Sn.Fatoş Ertaş Doğan'a sonsuz teşekkürler. #KanGurular Ali A.

Gezi İstanbul 30 yıllık birikimini yeni Brasserie konseptiyle bölgede kaliteli yemek için iyi bir alternatif oluşturdu. Gerek öğle, gerek akşam ve iş yemekleri için ideal bir mutfağa sahip.
Bir Restaurant’ta aradığım en önemli özellikleri, Garlic Restaurant’ın felsefesinde bulabileceğimi görmek ayrı bir haz verdi. Menülerin doğal, katkısız, taze ve el yapımı malzemelerden hazırlanması çok çok güzel. Ekmekler özel harman un ve ekşi maya kullanılarak odun fırınında pişirilirken, sebze ve meyvelerin çoğu Trakya’daki kendi bahçesinde doğal şartlarda yetiştiriliyor.
Başlangıç menülerinden ana yemeğe, salatalardan ve tatlılara tüm ürünlerini lezzet için tavsiye ederim… #KanGurular Alparslan K.

KanGurular'ın Puanı

Notun Değerlendirmesi:

Foto Galeri

İletişim/Ulaşım

Adres: Gümüşsuyu Mahallesi İnönü Caddesi No:5 Beyoğlu / İstanbul
Telefon: +90212 9881546