Kuleli Meyhane (Ato'nun Yeri) - Samatya - İSTANBUL

Yazar: Fuat Ş. • 18 Ekim 2021 • Restoranlar (Üye Yorumları)

Kuleli Meyhane @atomikkuleli kırk yılı aşkın tarihi ile Samatya’nın en eski meyhanelerindendir. Meyhane Ato’nun Yeri, ismini kurucusundan alıyor. Ato lakabından dolayı burayı bir Rum meyhanesi zannederdim meğerse çocukluğundan kalma bir lakapmış. Hiroşima’ya atılan atom bombasından ve 6,5 kilo doğduğunda almış lakabını. Sahibinin tam adı Atilla’ymış. Orijinal adıyla Kuleli Meyhane'de müdavim kitlesiyle aile ortamındayız. Atilla Bey rahmetli olduktan sonra işlerin başına eşi Saliha Hanım geçmiş.
Arkadaşım Ahmet ile klasikçi olduğumuz için şakşuka, Girit ezmesi, atom, karides güveç, ciğer tava tercih ettik. Aslında tam balık mevsimi açılmışken balık yemek istedik ama sardalye, hamsi ve mezgit seçenekleri kalmamıştı diğerlerini de biz tercih etmedik. İkram olarak güveçte tahin helva geldi. Şakşuka favori mezelerimizdendir ama burada tam anlamıyla beni vurmadı. Fesleğenli Girit ezme çok iyiydi, atom az acılı olmasıyla makul kıvamdaydı. Karides güveç küçük bir güveç kabında olmasına rağmen doluluğuyla, hafif diriliğiyle ve lezzetiyle çok iyiydi. Ciğer tava üzmedi. İkram tahin helva damağımızı şenlendirdi. Garsonların kızarmış ekmeklerimizi hiç eksik etmemeleri takdire şayandı. Göz göze geldiğimiz anda yanımızda bitiverdiler. Çay servisleri de başarılıydı. 35’lik yeni seri ile 420 ₺ hesap geldi.
Samatya’nın göbeğinde hem bahçesi hem de terasıyla keyif alınacak bir ortamı var. Oturun meydana doğru ve Samatya müdavimlerine, gelene geçene bakın. Meydanda hiç sıkmayan bir fasıl ekibi görüyorsunuz. Çağırmadan gelmiyorlar. Bu anlamda, Samatya esnafının da tavrına saygı duymamak elde değil. #KanGurular Fuat Ş.

Kuleli Pothouse is one of the oldest pothouses of Samatya with its forty years history. The Pothouse takes the name of Ato’s Place from its founder. I thought that here is a Greek pothouse because of Ato nickname. Actually, this nickname has come from his childhood. He took this nickname from the Atomic bomb throw into Hiroshima and was born 6.5 kilos. The full name of its owner was Atilla. We are in a family atmosphere with its regulars at Kuleli Pothouse as its original name. After he passed away, his wife Saliha Hanım took over the business.
We preferred classical choices as şakşuka, Crete pastry, atom, fried liver, shrimp in the casserole with a friend of mine, Ahmet. Actually, we wanted to eat fish due to the newly started fish season but there was no anchovy, sardine, and haddock. We did not prefer other options. They gave us halva in the casserole as an offering. We like şakluka but it was not so impressive here. Crete pastry with basil was very good. The hot level of the atom was moderate. The shrimp although was in a small casserole, it was so good with its taste, its texture, and fullness. The fried liver was not bad. Tahini halva sweetened our palate. Waiters never ignore our fried bread service. Whenever we come eye to eye they visited our table. Their tea service was also successful. The cost was 420 t including 35cl rakı.
It has an atmosphere in both its garden and its terrace at the center of Samatya. You can sit towards the square and watch the wagers. You see a musician group not bothering you. They do not come without calling. You respect the manner of Samatya artisan in this respect. #KanGurular